Küçük Prens Kitabı
Küçük Prens'i tek başına bir kitap olarak değerlendirmek biraz zor. Dünya çapında bir fenomen hâline gelen Küçük Prens, altında yatan felsefesi ve kolay okunabilirliği ile herkesin gönlünü kazanmış bir eser. Yetişkinlerin ihtiyaç duydukça çocuk bakış açısını görmeleri ve anlamaları gerekiyor belki de. Unuttukları, kanıksadıkları ve normalleştirdikleri ne varsa biraz silkinmeleri... Hayat için bir el kitabı diyebiliriz Küçük Prens'in macerasına.
"Küçük Prens" adlı kitabı neden okumalısınız?
Fiziksel olarak büyümek değil de olgunlaşmak, aslında hayat boyu devam ediyor. Bu yolculukta mutlaka her şeyden ve herkesten öğrenilebilecek bir şeyler oluyor. Küçük Prens de bu yoldaki öğretmenlerden biri olabilir. Görmediğiniz veya daha doğrusu artık göremediğiniz, kanıksadığınız davranış ve düşünce kalıplarını görmenizi sağlayabilir. Küçük Prens'in yetişkinlere sorduğu sorular ve aldığı cevaplar, hayatla ilgili sorgulamalara sebep oluyor. Ve iyi ki de oluyor... Zaman zaman kitaptaki gelişmeleri de sonunu da herkes kendine göre yazabilir. Küçük Prens, gülüyle birlikte yaşadığı gezegeninden yine gülüne yardım etmek için bir seyahate çıkıyor ve 6 farklı gezegene gidiyor. Gittiği gezegenlerde ise tipik yetişkin davranış kalıplarına şahit oluyor. Bu durumu yargılamadan ama şaşkınlıkla sorguluyor. En son yolu Dünya'ya düşüyor ve Sahra Çölü'nde kendini yakın hissettiği bir başka yetişkinle, uçağı çöle düşen bir pilotla tanışıyor. Tanıştığı her insan, hayvan veya bitkiyle aslında bir felsefi sorgulamayla, bilgece bir bakış açısıyla sohbet ediyor ama bazı durumlarda da Küçük Prens'in korunmaya muhtaç çocuk ruhu görülebiliyor.
Bunları biliyor muydunuz?
İlk defa 1943 yılında hem İngilizce hem Fransızca olarak basılan eser, şimdiye kadar 488 farklı dil ve lehçeye çevrilerek "en çok çevrilen hikâye kitabı" unvanını korur. Çevirilerdeki çeşitlilik inanılmaz: Nadir ve yok olmuş diller, Mors alfabesi, Star Wars ve Star Trek evrenlerinde kullanılan diller gibi çevirileri dahi yer almakta. Küçük Prens'in konusunun yazar Antoine de Saint-Exupery'nin hayatından esintiler taşıdığına inanılır. Kendisi de pilot ve seyahat yazarı olan yazar, gittiği yerlerde gördüklerinden etkilenerek kitabı yazar. Seyahatlerinden birisinde de Sahra Çölü'ne düştüğü ve bir şekilde kurtulduğu bilinir. Kitabın çizimlerini sulu boya ile kendisi yapan Saint-Exupery'nin ismi, Fransa'da bir havaalanına verilir. Küçük Prens ögeleri, çeşitli yerlerde görülebilir. Bunlardan en ünlüleri, Kore'de bulunan Küçük Prens temalı köy ve Japonya'daki Küçük Prens müzesi. İlk yazıldığında bin sayfa olan eser, son hâline Saint-Exupery'nin şu sözleri söylemesinden hemen önce ulaşır: "Mükemmelliğe, yazıya eklenecek hiçbir şey kalmadığında değil yazıdan çıkarılacak hiçbir şey kalmadığında ulaşılır."